2004 yılında Serüven Çizgi Roman Araştırmaları dergisinde yayınlanan bir yazı…
----------------------------------
Çizgi Romanı ister bir sanat dalı, ister bir tüketim ürünü, isterse her ikisinin bir karışımı olarak görelim erotik bir boyutu olduğunu yadsıyamayız. Bu bazen, yaratıcısının cinsel nabzının bir tür yansıması olarak karşımıza çıkar. Bazense, hikayeye eklenen erotik boyutun amacı piyasaya albenisi olan, "ticari" bir çizgi roman sunmaktır. Ancak her ne sebeple olursa olsun erotizm, tarihi süresince çizgi romana damgasını vurmuştur ve içerdiği tüketime yönelik sanatsal kaygılar sebebiyle araştırmaya değer bir alandır.
Günümüz toplumundaki herşey tüketime yönelik hazırlanıyor ve sanat eserleri de bundan payını almamazlık edemiyor tabii. Çizgi roman, yansıttığı cinsel tercihler ve işlediği fanteziler sayesinde erotizme bakış açımızı belirtir. Dolayısıyla, sosyolojik boyutunu da dikkate alarak, içinde yaşadığımız toplumun cinsel tepki ve saplantılarını kaydeden bir "sanatsal tüketim" ürünü şeklinde ele alınması kaçınılmaz oluyor.